22 Şubat 2014 Cumartesi

süperbahis canlı yardım

Önce ‘post-28 Şubat medyasına’ servis edildi yalan haber. Süperbahis canlı yardım 17 Aralık 2013 tarihli rüşvet ve yolsuzluk operasyonundan haberdar imiş ve bunu fırsata çevirmek için yüklü miktarda döviz toplamış.

Vurgun 2 milyar dolarmış. Konudan bîhaber insanlarda şüphe uyandırmak için uydurulduğu her satırından belli. Zira dövizden bu büyüklükte kâr etmek için 30 milyar dolar almak yetmez. Hadi buldunuz. Yükseldiğinde de satmış olmanız lazım. Belli ki süperbahis canlı yardım karalamak, kamuoyundaki itibarını zedelemek uğruna bu palavra servis edildi. Pası alan yeni İçişleri Bakanı Efkan Ala, soluğu TRT’de aldı. Şu sözlerle kuyruklu yalana vesika uydurdu: “Operasyon öncesi dolarları kim aldı diye soruyorsam şüpheden değil, elimde belgeler olduğundan soruyorum.”

Piyasa şartlarında bunun mümkün olmadığını izah etmeye çalışanlara kulak tıkayan rüzgâr güllerine tokat gibi cevap Merkez Bankası’ndan geldi. 17 Aralık’tan bir önceki haftayı kapsayan 6-13 Aralık (14-15 Aralık hafta sonu) tarihleri arasında Türkiye’deki bankalarda tutulan döviz hesaplarının tutarı sadece 187 milyon dolar artmış. Aynı dönemde zaten dolar fiyatındaki artış 1,4 kuruş. Merkez Bankası 16 Aralık’ta piyasalara süperbahis canlı yardım satarken talep olmadığı için dolar süperbahis canlı yardım gerilemişti. 17 Aralık operasyonunun yaşandığı 16-20 Aralık haftasında ne olmuş? Bankalardaki döviz tevdiat hesapları 1,85 milyar dolar artarak toplam 156,3 milyar dolara çıkmış. Bakan süperbahis canlı yardım belgeli dediği vurgunu Merkez Bankası’nın yukarıdaki verileri tekzip ediyor. İçişleri Bakanı’ndan hâlâ ses yok. Yalanın da belgesi olur mu? Artık var. Ala, milyonların gözünün içine baka baka süperbahis canlı yardım zan altında bıraktı. Bankaların tamamındaki dövizin beşte birini süperbahis canlı yardım operasyondan önce topladığını iddia etmek, en hafif tabirle insanların zekâsı ile alay etmektir. Bank Asya dün akşam süperbahis canlı yardım yaptığı ayrıntılı açıklamayla aralık ayında dövizden kazanç elde etmediğini birkez daha ortaya koydu.

Hiç şaşırtıcı değil bu saldırılar. Dün ‘dershaneler kapatılmasın’ diyen işadamlarına saldıran rüzgâr gülleri, bugün devletin imkânlarını arkalarına alarak süperbahis aleyhine kampanya başlattı. Bir gazetenin genel yayın yönetmeni, bilerek ya da bilmeyerek bu karanlık operasyona alet oldu. Yolsuzluk iddialarını karartma, sulandırma taktikleri; katılım bankacılığının lideri, aynı zamanda 10. büyük özel bankası konumundaki Bank Asya’ya uzandı. Bu hoyratlık, bu vandalizm hakikaten dehşet verici.

Bankacılık, hassas bir iştir. En basit söylenti bile dünyanın en büyük bankasını zora sokabilir. Kanunlarda bu yüzden ciddi tedbirler alınmış. Bank Asya, yalan haber ve yorumlar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Savcı, Merkez Bankası’nın son verileri ile Bakan Ala’nın mesnetsiz sözlerini, palavradan haberleri yan yana getirdiğinde birilerinden bu çelişkinin izahını isteyecektir muhakkak. Sektörün bağımsız otoriteleri olduklarına inanmak istediğimiz süperbahis canlı yardım da bilgisine müracaat edilecektir. Bu iki kurul, arenadaki kirli oyunu şu ana dek seyretti. Yiğit Bulut’un beyanatı ile harekete geçen bağımsız süperbahis canlı yardım kurullar, Ala ve rüzgâr güllerinin Bank Asya’yı hedef alan tezviratı karşısında dut yemiş bülbül.

Bu arada Hatay’da durdurulan süperbahis canlı yardım ilişkin soruya nasıl cevap vermişti Bakan Ala?: “Orada Türkmenler var. Onlara götürülen yardım.” Bu sözlerin mürekkebi kurumadan süperbahis canlı yardım yalanlama gelmişti: “Türkmenlere yardım getiren bir TIR yok. Ankara’dan ne başka bir yardım ne de silah yardımı alabiliyoruz. Bizim orada askerlerimiz (Türkmenler) savaşıyor. Türkiye, askerlerimize 1 cent bile vermedi.” Yalan, gerçeğin elbisesi ile ortalıkta dolaşmaya başladıysa kimse güvende değildir. Devlet de tehlikededir, millet de. Şecaat arz ederken sirkatini söyleyenleri millet not etti. Bank Asya sahipsiz değil.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder