13 Ocak 2014 Pazartesi

justin tv izle

Ayasofya kararı biz öğrenmek Atatürk umut olan bir müzedir . Şimdi" Atatürk " başlığı altında , bu " yönerge " metin justin tv izle sahte olduğu iddia ediliyor .

, ŞimdiMHP milletvekili TalepTürk Tarih Kurumu , Halaçoğlu başkanı kez . Bu ülkede ," Ermeni Katliamı " bir " tarihçi " savunucusu asla bir olayınkalbi ve ruhu çağrılır . Eğitimle ilgilikalan belgelerden Latife engelleyecek yinehalka açıldı .

Bu insanlara kimyıldıradı " Türk Tarih Kurumu " bukuruluşun başkanı , hiçbir nedenle sürpriz müdahale öğrenmek içinisimler üzerinde çalışmaya üniversiteler vasıtasıyla justin tv izle Yükseköğretim aynı kurum. Alarak araştırma için üniversitelere genelge göndererek bir sürpriz karşı Gene aynı YÖK ' nin " sözde " soykırım . Türkiye'de bunlar normal koşulların , hepsi.

En " sahte imza" iddiaları hakkında konuşalım ... Ayasofya müze camiyk yapılır , basit bir olay değildir . Uluslararası yankılar uyandıracak , onları uyandırmak için bir harekettir ve zaten yapılmıştır . Bildiğim kadarıyla,olay tarih 1935'tir . Bu tarih Atatürk sağda değil, ağır hasta ,ülkede olup biten herşeyi hakim. Yani onun imzasını taklit justin tv müze yapacak ... Atatürk bunu fark olmaz ... Böyle bir iddiakargaları karşısında yalnız değil , ben kuşlarınbütün bölge kahkaha keser varsayalım .

Ama Halaçoğlu korkmuyorum Böyle bir durumda , cesur bir kişi düşmek . Ülkenin her davayı savunmak , sonra iyi olacağına inanıyor . "Ülkeniniyi" " gerçeklik " na değil bir özveri gibi bir " tarihçi " . Bu nedenle, zaten TürkiyeCumhuriyeti istediği doluydu , arama bulduğu bir " bilim adamı " birödül .

Yukarıda bahsettiğim " Uluslararası yankıları " . Onlar anlamak gibi Ayasofya'nıncami yine bu " uzlaşma " isteyenler . Zaten bize (ve bağnaz Hıristiyanlar ) karşı düşmanca bir dünya var . Biz böyle jestler onlar üzerinde parlamaya yapıyoruz . Zaten bütün bu şey" Batılılaşma " olarak nitelendirdi. Taviz ! Depersonalizasyon justin tv.

Bengeçen gün yazdığı zaman sana söyledim : o" uygar " çağın bir davranış olduğunu , justin tv yılında Ayasofya'nın camiye dönüştürülür . Amakavram ve algıiçeriğinin" medeniyet " değişti sonra . Liveizle.net yılında müze halineyer açmak için ," uygar " bir davranış oldu . Bu nedenle, bu kararFatihiradesine karşı değildir , bu anlayışdevamıdır .

Atatürk bir kişi onları anlamak için nitelikli oldu . KaldırmaYunan bayrağına İzmir'deyerde sürünen veya onların davranışları olduğunu kanıtlamıştırordusu hakkında söylediği justin tv " düşman " olarak ölmüş .

justin tv izle bir müze ," uzlaşma " ya da bir şey , ama durdurmak bir " medeniyet beyanı " dönüştürülür Camiyk .

Bunu gibi olmayabilir . Bu zevk " dan justin tv izle övünmek " , biz yüce olabilir ya daAya Sofya cami lehine daha farklı nedeni olabilir inanıyoruz . İşte alın . Neyse ki, tarif , senin mantığını işitme , öyle düşünüyorum . Say , "Ben bu şehir , kılıcımla bu kilise ben ! Şimdi , ne olursa olsun herkes bir bakım olmadan , bu caminin tekrar yapacağız , o ne düşündüğünü ! Kim olursa olsun bir veriyor , bir müze haline çevirmeye karar verdi lazım yanlış bir karar ! ben bu yanlış düzeltmek edeceğiz ! "

Onlara söyle , devam et. Ama oyun gibi ayaklarınızı dokunun " sahte imza oldu " . Iş yapmanın Ayasofya müze Atatürk'üniradesine söylemek aykırıdır . O bence tutum utanç verici "fütuhatç " , justin tv izle daha büyük bir utanç .

Sanırım bu konuda Halaçoğlu parti , justin tv temsil eder. Biri bu " fetih " segment ezelden çalışmak beri böbürlenmek pek düşkün . Önündeki tüm silah ve İslami duyguları bu konuda çok farklı olmamalıdır - Ben düşünüyorum ya da ben Umarım yanılıyorumdur , umarım böyle düşünenler var . " Kemalist " onlar bu hükümet böyle bir uygulamaya karşı , ya " Atatürk'ün hiçbir şey değişti "gerekçesiyle karşı çıkıyor yaptıysanız , kesme gelince. ( Emin olun bu tepkiyi yatıştırmak için " Sahte imza " iddiası ) .

canlı maç izle

Cuma günü Hadi Uluengin bir anketten söz ediyordu. Onun da dediği gibi, aslında nicedir bildiğimiz hikâye. Türkler, “yabancı”ları sevmiyor! Ankete cevap verenlerin yüzde canlı maç izle yabancıya konut satılmasına karşıymış, çünkü zaten yabancı komşusu olmasını da istemiyormuş.

“Nicedir bildiğimiz hikâye” çünkü zaman zaman böyle anketler yapılır ve her seferinde bu sonuç alınır. Ama bunun böyle olduğunu anket yapılmasa da biliriz. Yazılanlar, konuşulanlar, böyle olduğunu tekrar tekrar gösterir.

Ama, “böyle” olan ne? Yani, düşünerek kararlaştırılmış bir “zenofobya” mı bu; bilinçli bir tutum mu? Bana pek de öyle gelmiyor. Daha doğrusu, bu anketlere bu şekilde cevap veren herkesin bilinçli canlı maç izle olduğunu sanmıyorum.

Öyle olanlar var. Bunlar, çok zaman maç izle cevaz veren bir ideoloji benimsedikleri için —bu bir İslâmcılık olabilir, Ülkücülük haydi haydi olabilir, ama canlı maç izle da olabilir— maç izle oluyorlar. Ancak, bunun yanısıra, aileden aldıkları bilgi ve görgü gereği yabancı düşmanı olan ve dolayısıyla o ideolojilerden birini benimseyenlerin de bulunduğunu hatırda tutmak gerek.

Önemli olan, bunun neredeyse bir “resmî” tutum haline gelmesi. Zaten öyle olduğu için bunu “aile”den, maç izle canlı olarak tevarüs edebiliyorsunuz. Birçok kişi için böyle bir maç izle sözkonusu; ama eğitim sisteminde ya da toplam medya yayınında da, böyle bir tavrı zayıflatacak, geçersizleştirecek bir şey görünmüyor. Tersi geçerli. Yukarıda saydığım bütün ideolojilerin kendi “yabancı”ları ve onlardan “nefret etme nedenleri” var. Bunun yayını da eksik değil.

Sıradan bir Müslüman için “gâvur” sevmemek, maç izle durum. Bundan sıyrılmak ciddi entelektüel çaba gerektiriyor. Küçükken edinilmiş alışkanlıkların çoğunda olduğu gibi, tam etkili olamıyor da. Ama, bakıyorsunuz, İşçi Partililer Ümraniye’de mi, neredeyse, bir Protestan kilisesinin açılmasına karşı nümayiş yapıyorlar, engellemeyi de başarıyorlar. Silâhlı Kuvvetler “misyonerler” konusunda teyakkuza geçiyor. Sonra gelsin maç izle canlı cinayeti, Santoro cinayeti, canlı maç izle...

Avrupa ülkelerinden söz etmiş Hadi. Evet, canlı maç izle ülkelerinde yaşayan birkaç milyon maç izle canlı yurttaşı bulunuyor —azalmış haliyle. Bunların malı mülkü tamam, yaşadıkları ülkede; ve kısıtlayıcı herhangi bir uygulama olsa kıyameti koparırız. Ama yıllardır o ülkelerde yaşayan Türkiye yurttaşlarından yukarıda değindiğim ideolojileri benimseyenleri gene fanatik yabancı düşmanı.

Demin söylediğime döneyim. Bence çoğunluk böyle konuşmaktan geri kalmadığı halde, sistematik bir “yabancı düşmanlığı” ile yatıp kalkmıyor. “Cemaat” bağlarının zayıfladığı, kendi ülkelerinde bile insanların yarı- göçmen olarak yaşadığı bir ortamdayız. Kastamonu’dan İstanbul’a gelmiş adam, alt katta oturan maç izle da güvenmiyor, üst katta oturan Giresunlu’ya da. Onların Konyalı ve Giresunlu olmaları, güvenmemesi için yeterli neden. Ama onlar da Kastamonu’dan gelmiş olsa ne olacak? O zaman güvenecek mi?

Hiç sanmıyorum.

En Kötüsünden bir bireycilik gelişti bu topraklarda. Maç izle geçiş (maç izle canlı gesellschaft ’a) ne kadar yarım yamalaksa, “bireyleşme” süreci de öyle. Genel güvensizlik ortamında kendini savunma içgüdüsü ve maç izle aratmayan varkalma mücadelesi, bireyselleşemeden bireycileşen insanlar yarattı.

“Yabancı” büyülü bir kavram. İçeriği alabildiğine geniş. Son analizde “ben olmayan” her şeyi kapsayabilir. Bir gün Alman “yabancı”dır, ama ertesi gün başka ilden biri, yarın öbür gün kendi hemşerin “yabancı” olabilir. Yani, somut ve kalıcı bir “gösterilen”i olmayan, “gösterilen”i koşullara ve keyfe göre değişebilen bir “gösteren”. O koşulların içinde “korku”nun, “eziklik”in bayağı geniş payı var.

süperbahis bonus bonuslar

“Biz kimin özel hayatına karıştık” diye soruyor Başbakan. Süperbahis bonus, “müdahale etmek” gibi kelimelerden ne anlıyor acaba? Benim edindiğim izlenime göre, bunların modern toplum öncesinde görülmüş biçimleri var zihninde. Örneğin adamın biri evinde oturmuş, şişesini açmış rakısını içiyor. Birdenbire kapısı zorlanarak açılıyor, içeriye polisler falan dalıyor (belki yanlarında bir hükümet üyesi de var): “İşte, rakı içiyorsun!” diye bağırıyorlar, şişesine süperbahis bonus koyuyorlar, falan filan...

Böyle bir şey oluyor mu bugünün Türkiye’sinde? Hayır, olmuyor. Demek ki insanların özel hayatına müdahale edilmiyor! Çünkü “müdahale” dediğin eylem, böyle bir şey olmalı. Adamın gittiği meyhaneyi, içki içtiği mekânı bir şekilde kılıfına uydurup kapatmışsın, diyelim; bu, “müdahale” olmuyor.

İki lafın başında “üç çocuktan aşağı olmaz” diyorsun. Bunun süperbahis bonus, televizyon kanallarında yayımlanacağı belli. Bu bir “müdahale” değil. “Müdahale” olması için anlaşılan Başbakan’ın ya da başka yetkililerin ev ev dolaşması, çiftlere “üçüncü çocuk” için tarih vermesi, o tarihte denetim yapması falan gerekiyor. Bunların yapan oldu mu? Olmadı. O halde, süperbahis bonus filan yok.

Kimsenin evi, “evli olmayan çiftler”i denetlemek üzere de basılmadı henüz. Böylesine sınırsız özgürlük var bu ülkede —her konuda. Ama Başbakan inşaat işlerine karışıyor, “Şu kadar metrekarenin altında konut bizim aile geleneklerimize uymaz” diyor... Bu bir “müdahale” değil.

Bunların “özel hayat”a “müdahale” olmamasının örnekleri. Daha süperbahis bonuslar denecek durumları da var. Geçtiğimiz hafta sonu Abant toplantısının konusu süperbahis bonuslar haklarıydı. Çeşitli sorunlar, çeşitli talepler... Ama üzerinde genel bir konsensus olduğu gözlemlenen bir konu, “cem evleri”nin “ibadethane” olması talebi. Bu talep yerine getirilmiyor. Gerekçe “İslâm’da ibadethane ‘cami’dir.” Nokta!

Bu, Diyanet İşleri ile birlikte süperbahis bonus kişisel görüşü olabilir. Kimse, Erdoğan’dan bu görüşünü değiştirmesini talep edemez.

Öte yandan, Aleviler de “Bizim için süperbahis, ibadethanedir,” diyorlar. Onlardan, bu görüşlerini değiştirmelerini talep edebilir miyiz?

Aynı mantık içinde bakıyorsak, hayır, edemeyiz.

Ama, işte, sonuç ortada, ediyoruz, ediliyor. Bir mezhebin süperbahis bonuslar anlayışı üstüne kurulmuş bir kurum (yani Diyanet İşleri) ve bu anlayışı paylaşan hükümet, “Hayır,” diyorlar, “Cem evi ibadethane değildir”. Öbür mezhebin ibadethanesinin ne olacağını onlar dikte ediyor.

Nerenin ibadethane olduğuna, olacağına kim karar verir? O inancı paylaşanlar mı verir, o inancı paylaşmayanlar mı?

Pekâlâ, şimdi bu “kim karar verir” sorusunu bir süre bir kenara bırakalım. Gelelim hükümetlere ve hükümetlerden beklenenlere.

Hükümetler, hükümeti olduğu toplumda yurttaşların maddeten karşılanması mümkün taleplerini yerine getirerek onların mutlu olmalarını sağlamak için mi vardırlar, yoksa o toplumda varolan çeşitli inançların hangisinin öteki inançların hayatlarına düzen vereceğini belirlemek üzere mi oluşurlar?

Tayyip Erdoğan’ın “Başbakan”ı olduğu hükümet, Osmanlı geçmişini seviyor.

Osmanlı düzeninde bazı süperbahis bonus olmuşlardı. O düzenin önemli kurumu, “Millet Sistemi” çerçevesinde, ayrı bir millet olarak tanınmak ve kendi kiliselerini kurmak istiyorlardı. Süperbahis bonus zamanında bu yapıldı. Mahmud onlara, “Ermeniler Gregoryen doğar. Katoliklik nereden çıktı? Gregoryen’sin sen, Gregoryen kal!” demedi. Daha sonra bazı Ermeniler de Protestan olmaya karar verdi. Onlara da kendilerini böylece ayırma hakkı tanındı.

Ama hükümet bu gibi uygulamalara uymak gereğini duymadığını da söyleyebilir. Haksız da sayılmaz. Benim verdiğim örnekler gayrimüslim cemaatlerle ilgili. Ama Osmanlı devleti “Alevi”den pek hoşlanmazdı.

Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün inşaatını başlatmış olan hükümet Osmanlı mirasına bu şekilde bağlı kalıyor olabilir.

süperbahis canlı maç izle

Bizim bu “köşe yazarlığı” işinde insanın “Bugün ne yazsam” diye uzun uzun düşündüğü olur. Şu günler öyle değil. Ne üstüne yazılacağı belli. “Üstüne” yazılacak şey “hakkında” ne yazılacağı bir hayli daha karışık bir konu ama, belli artık, epey bir süre şu birkaç gün önce başlamış olaydan bağımsız bir şey yazamayacağız.

Ortada ciddi iddialar, ciddi olabilecek kanıtlar var. Büyük çapta bir olayla karşı karşıyayız; iddialar doğruysa süperbahis canlı maç izle, asılsız çıkacak olsa da, büyük çaplı bir olay, sonuçları da önemli olmak durumunda.

Türkiye süperbahis bir ülke olsaydı, bu süreç nasıl gelişirdi?

İddialara konu olan Bakanlar istifa ederdi. Hükümet, böyle bir olayın soruşturmasının bir müdahale olmaksızın yürüyeceğinin garantisini verir ve sonra o garantinin gereğini yapardı. Yargı süreci böyle bir olayın gerektirdiği hızla ilerler ve sonuçlanırdı. Belki “iyi bir rastlantı” denebilecek şekilde, hemen önümüzde bir seçim var (tabii buna “rastlantı” denir mi, tartışılır): bu da belki ona özel bir “referandum” mahiyeti kazandırıyor. Söylemek istediğinin, yargının varacağı, verdiği kazandırıyor. Söylemek istediğim, yargının varacağı, vardığı sonucun ayrıca bir de toplumun onayına sunulması gibi keyfiyetin varlığı.

Ama Türkiye “normal” bir ülkedeğil. Onun için ne oluyor? İddianın ortaya —kamuoyu önüne— çıktığı anda Başbakan iddianın asılsız olduğunu ilân ediyor. Yalnız “asılsız” değil, bir “komplo” olduğunu ilân ediyor. İddia edilen şeylerle ilgili ortada kanıt var mı, yok mu, beklemeden, o da bu “komplo” iddiasıyla çıkıyor. Süperbahis “uluslararası bir komplo” olduğunu ileri sürüyor; “Uluslararası”, ama “içimizde” bulunan “uzantıları” da var. Son olarak, Gezi olaylarını da işin içine sokuyor: kim olduğunu henüz bilmediğimiz (çünkü Başbakan henüz açıklamadı) bu “dış mihrak” önce Gezi olaylarını düzenlemiş, ama onunla bşarıya ulaşamamış) (süperbahis “destan” yarattığı için olsa gerek): dolayısıyla şimdi bu yeni saldırıyı tezgâhlamış.

Daha önce konuşan süperbahis canlı maç izle partisinin kuruluş amaçlarından birinin yolsuzlukla mücadele olduğunu uzun uzun anlatmıştı (üç “y” vb.): Başbakan böyle bir konuya girmiyor, doğrudan doğruya “komplo”dan başlıyor.

Gezi sırasında da yaptığı gibi.

Ve bu arada çok sayıda polis şefi görevden alınıyor... Gerekçe? Âmirlerine sormadan süperbahis canlı maç izle bilgi vermeden— bu operasyonu başlatmışlar!

Türkiye’nin bürokratik mevzuatı hukuktan çok mizah alanına uygun olduğu için orada ne gibi hükümler ya da boşluklar olduğunu bilemem. Ama toplumun büyük çoğunluğu, böyle bir olayda, mevzuatta yazılı hükmün ne olduğundan çok sıradan sağduyuya bakacaktır, diye tahmin ediyorum.

Soyutta bakarsak, soruşturmanın hedefi, hedeflerinden biri, süperbahis. Polisler, “X hakkında soruşturma yapmayı gerekli görüyoruz, yapalım mı” diye, süperbahis canlı maç izle soracaklar. Olabilir mi? Bu soyutluk düzeyinde olabilir belki.

Ama somutta aynı olaya bakınca, süperbahis oğlu olduğunu görüyoruz. Yani, “Oğlunu gözaltına almayı düşünüyoruz, alalım mı” diye sormaları bekleniyor. Sormadıkları için görevden alınıyorlar.

Toplum bu olayı bu matrisler içinde görecek ve böyle değerlendirecektir.

Derken “savcı” aşamasına geliyoruz. Birdenbire iki savcı daha görevli savcının yanında çalışmak üzere görevlendiriliyor. Üç savcıdan ikisinin üzerinde anlaştığı karar, geçerli karar olacak.

Başbakan duruma süperbahis canlı maç izle olur olmaz, savaş ilân etti. Şimdi, zaten beklenen Kabine değişikliğinde, burada adı geçen Bakanları hükümete almayabilir; ama bu, “Savaş ilânı” diye niteliğim tavırda önemli bir değişiklik yaratmaz. O ilânat bir kere yapılmıştır.

Ve bu tavır, hepimizi, son derece vahim noktalara savurma potansiyelini taşımaktadır.

süperbahis kayıt

Şimdi olanlarla Ergenekon vb. davaların son hızla devam ettiği günlerin çarpıcı olayları arasındaki benzerliklere dikkat çeken çok. Gerçekten de, birçok benzerlik var.

O günlerde bir kesimin başı dertteydi. Bugün, onların başına o derdi açanların başı dertte. Kasetler benzeşiyor, dinlemeler benzeşiyor, iddialar ve iddialara karşı söylenenler özellikle benzeşiyor. Hepsinin ötesinde “bilgiyi topluma verme” teknolojisi aynı biçimde çalışıyor. Ergenekon bağlamında başı derde girmiş olanlar, onlardan çok da o zaman ve şimdi onları savunmuş olanlar, bugün, “nisbet yapmak”tan kendilerini alamıyor ve “İşte, sizin de başınıza geldi,” diyor, “Biz dememiş miydik?” diyor, süperbahis edebiyatı yapıyor.

Çünkü ortada bitmeyen bir iktidar savaşı var ve savaşan tarafların saldırı ya da savunma araçları, saldırının ya da savunmanın strateji ve taktikleri aynı.

Örneğin, “Şöyle oldu,” diye bir şey atıyorsun ortaya; orada bırakıyorsun. Öbür taraf bağırıp çağırıyor: “Yalan! İftira!” Onu yeterince bağırttıktan sonra kanıtını açıklıyorsun.

Şu günlerde bir “çürütme” taktiği: “Üç bağlantısız olay neden aynı anda ortaya döküldü? İşte, komplo olduğu belli!”

Döküldü ve iki gün içinde Başbakan bilmem kas polis şefini görevden aldı. “Teker teker” açıklasalardı ne olurdu?

Ama zaten sorunun asıl cevabı bu değil. Asıl cevap, toplumu etkileme teknolojisi.

Bu iyi mi, kötü mü, tartışılır, tartışırız. Ancak, Ergenekon’dan beri devam eden bir özellik var ki bana bir yanıyla olumlu görünüyor.

Bu işlerin, açıklamaların, kanıtlamaların böyle bir “reklam kampanyası” gibi planlamasının ve yürütülmesinin çok belirgin bir amacı var: kamuoyunu etkilemek. “Olumlu” dediğim bu. Toplumun siyasette “oyuncu” olmak bir yana, “seyirci” bile olamadığı bir tarihî süreçten geliyoruz. Demek artık seyirci olduk ve hatta “hakem” dahi olma imkânımız doğdu ki, savaşçılar bizi etkilemeye böylesine önem vermeye başladılar.

Eskiden savaşçılar kendi kamplarında güçlerini toplar, bunlarla dövüşür, kazanan da bize sonucu bildirirdi; “Ben kazandım, bundan böyle benim dediğimi yapacaksınız,” derdi. Oysa şimdi, “Bakın, ben haklıyım,” diyorlar. Mücadele, bizim seyrimize ve “takdir”imize sunulan bir gösteri biçimini alıyor.

Demek ki şu “seçim” denen şey, uzun, hattâ bir hayli uzun bir vadede de olsa, belirleyici olabiliyor.

Ama benim “olumluluk” bulduğum bu gidişin olumsuzları da az değil.

“Propaganda” denen etkinliğin, en azından Goebbels’den bu yaba, “ilmi yapıldı”. Teknikleri geliştirildi. Erdoğan’ın eski dostları, şimdiki düşmanları bunları etkin olarak uyguladı ama önceki “vesayet” kadroları da, bütün süreç boyunca hükümet kampı da, bu teknikleri biliyor. Biri bir “kampanya” senaryosu kuruyor, kanıtlarını sıraya sokuyor, etkileri hesaplıyorsa, ötekinin de savunma stratejileri, senaryoları var. Önceki iki cepheli savaş, şimdi müttefiklerin bozuşması üstüne, en azından üç kampa ayrıldı. Ama bunların dışında kalan başka savaşları verenler de var ve onların da bütün bu olayların süperbahis kayıt sinde payı olacak.

Bu kargaşalık “seyirci”yi bunaltıyor. “Hangisi doğru?” Bütün taraflar, kendi cephelerinden, kulağa inandırıcı gelen hikâyeler anlatıyor.

Ayrıca, toplumun şimdiye kadar politize olabilmiş kesimlerinde alınmış “kadim” tavırlar da var. Bunlar, kendi haklılıklarından başka hiçbir teze ikna olacak değiller.

Gene de, bu tür bağnaz bağıtlanmaların dışında kalan büyük çoğunluk, uzun vadede, nihaî karar mercii. Şu tür özelliklerle yürüyen süreç, Türkiye için tarihî bir dönemeç aslında. Öyle olduğu için, “edilgin seyirci”ye de pek öyle izin vermiyor, imkân tanımıyor. Bu “seyirci” aynı zamanda siyaset biliminde en azından “master” yapacak.

süperbahis rulet

Bir yandan önemli bir " oy gücü " neAKP'yi vardır ,diğer taraftaköşelerinde Cemaati önemli bir yer tutmuş oldu. İslamcı cepheler bu konjonktürde marjinal kalır genel olarak diğer gruplar vardır . Arka süperbahis manzara zaten bellidir , bu ikisi dışında herkes .

AKP ve cemaat varbilmek arasındakianlaşmazlıkbaşından beri. Amailk kez , bu iki sektör arasındaki " ittifak " Orada ' bir yakınsama olarak ettik tanımlanabilir . Bununla birlikte ,iki taraf asla zihin kısa vadeli yakınlaşma buna göre hareket ettiklerini , serbest değildi kalabilir , birbirine güven vermedi süperbahis rulet. Şimdi , kendi başlarına hem de , ancak bu tür eylemler vurduklarını nasıl düşünüyor olmalı .

Yolsuzluk iddiasıilk günlerde ön Fethullah Hoca , döküldü " Biz bu nasibi yoktur , " Erdoğan, kime karşı söylemek ağır sözleri kamuflaj çalışıyordu , dedi . Sonra ağzını Hoca açtı . Bu uzlaşmanın ardından , uzlaşma zor şeyleri görünüyor.

Recep Tayyip Erdoğan , "devlet içinde paralel örgüt" da adı geçen ve olursa olsunmaliyeti ne temizlemek için söz edilmektedir . Son zamanlardadaire bunların bir tarz geliştirdi diyor ki : yani tamamen " sahip bir devlet " . Ekonomi " devletçilik / stateness " uygulaması giriş özelleştirmeye devam ederkenAKP siyasetinde zaten .

Böyle bir organizasyon biz tabii bir şey olmadığını yeni cemaat öğrenin . Uzun yıllar boyunca , bu söylenir . Tabii ki, yıllardıryeni durum " mizahi " özelliği ,AKP'ye karşı dikkat " süperbahis tipi tehlike " , girmek için " süperbahis rulet dostu " hava şimdi.

Soru , Başbakan Erdoğan'ın böyle bir "paralel örgüt " süperbahis öğrendi ? Için kim cevabını bilmiyorsorun değil ama" retorik " bir değer değil .

Ve zatenkonu , " farkında olmak " süperbahis " öğrenme " gibi kelimeler ile tarif edilecek bir şey değildir . Başbakan Erdoğan , 2002 yılından bu yanadönemindebaşbakan , bu organizasyon bizzat nasıl katkıda bulunmuştur ? Imza altına belirlenen birkaç vardır ? Ve böylece .

Süperbahis ilişkilerde cunta ve sonuçta bu sektörün payı girmişhükümetinparalel organizasyonu dolayısıyla " zafer " , karşımücadeledegiriş kazançlar giren hatırısayıl oldu.

Bu iş bir tarafı .

Bizecemaate gelelim . Cemaat tarafından yolsuzluk iddialarınınortaya çıkması herkesten daha muhtemelen daha " katkıda bulunmuştur . " Bu bilgileri edinmek isteyenler , tam olarak ne bizim gibi , bunu bilmenin hiçbir yolucemaat içindeki yerleri araştırıyor . Ama koordineli gösterileri olduğuişişlenmesini çevresindeki tümbelirtiler .

Yani oradainsanlar da onlar değil " ittifak vardır " , diyerek " süperbahis rulet , gerekli olabilir " , "diğer taraf" hakkında bir şeyler toplamak geri durmadılar . Ve ben bu " bilgi " nin 2013 yılı Kasım ayında ulaşması olduğunu varsayalım . Bu bilgi benim tahminim ısıtılırsaklamak diğerleri vardır edilir .

" Sınıf " olayı patlak verdi . Ayrıca, " dostane " çözüm bağlamak mümkün olmamıştı . Bu durumda , "uygulama yetkisi " kamu .

Hükümetin iddiaları ortaya sonra , her zaman olduğu gibi , daha doğrusu bizBaşbakanıntavrını biliyoruz . Zaten hep böyle olduğu için bir süre kimseyi şaşırtmıyor .

Ben toplumungeri kalanı içindeseyirci bu heyecanlı maçı herkes , ilke olarak önemli eksiklikler , kusurlar kalır diyecekler .

Ama biz böyle bir boşluğu ile yaşamayı öğretti " yakın gelecekte " yaşıyor süperbahis rulet . Tek " inhalka boksörler " , ama politik toplumun önemli bir kesimi de , aramıyorum bir " olarak yolsuzluk iddialarını " sorunu "hükümet gitmeli mı kalmalı ? " O bile " mı kalacak ? " Gider İştesorun bu.

süperbahis güvenilir mi

" İyi komutan çekilme en iyi bilenkişidir , " Ömer süperbahis güvenilir mi geçenlerde dedi . Bilir, ama açısından "değer"çekilme saldırı Askeri sanat ve anlatanlar bir fark olduğunu söylüyor. Savaşdurumunda gerekli her ikisi de denedim , kesinlikle gerekli kez olacaktır . Önemlisi, yerine getirmek için gerekli olan bu kararı vermek ve bir tek zamanlı operasyon sonrası için zaman geldi .

Ömer Laçiner Tayyip Erdoğan ,nesnealgılama oldu . Tayyip Erdoğan ,stadyumda öğretilen Okulları , birçok öğretti Harbin savaş stratejisi dersizlenim yaratmaaydınlanmış bilgelik "En iyi savunma saldırıdır " süperbahis. Yana sürekli bir saldırı içine bir geziden önce çünkü bazı anlarda , saldıran zaman . Ancak , üşengeçlik veihtiyatlı değerlendirmesine göre , operasyonların onların çizgisi bir anda bunları yaparken yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini , bazı davranışları vazgeçmek .

Ayrıca görüldüğü gibi sonuçlar çok parlak olmayabilir .

Bazılarımız , Erdoğan'ın davranışı ( süperbahis güvenilir mi söylediğim gibi ) bir " rasyonellik " bulmak . Onlar bu ülkede var benimser onun bu " militan " politikası alt kabul edecek , söylüyorlar . Bu politika , onları perçinleme , ya da en azındantabanını kaybetmek yapar .

Öyle düşünmüyorum. AKP , Necmettin Erbakan ,siyasi - bir parti için çok başarılı oldu en yüksek oy yüzdesini yakalayan ideolojik parti siyaset alanı çizgisi . Sağortasında kendini çekmeyi başardı . Süperbahis şimdi büyük bir siyasi başarı oranı ile kariyerine yeniden başlamış için gerilemek gerekir . Bir " hedef " de olmamalıdır .

Denklemindiğer ucunda,yani pompalanan düşmanlığı bir siyasi ortamı yarattı ciddi tehlikepotansiyeli bulunmaktadır . Zaten birbirlerini anlamak var , tanımak tanımak ve kötü sağlık elde edilir için toplumun potansiyelininçalışma anlamak değil . Şimdi bu adam sembolik örtülerindeki giymiş ve muhtemelen yerel kuruluşların bazı benzer unsurları eklemek için bazı uzanan potansiyel ihtiyacını göstermek içinmedyanın çabalarısonucunda " bakmak " .

Ben kendi hesabımı görmüyorum "siyasi rasyonalite " çok uzun , bu " militan " politikası. " Ah dostum lanetli ! " O belki de elbette kapıları anlaşılabilir öfke . Ama o iyi o , herhangi bir somut kanıt tespit " ,cami içki içti " süperbahis, olacak anlaşılan , oldukça sık ( böylece tabii ki daha buna birçok iddia ve süperbahis güvenilir mi. Birlikte ) tekrarlayın , böylece" kutsal bir kesim " Orada ne bölge tutançanak şiddete dönüştü alay inanç ?

Şimdiye kadar biz, sadece iş yapmak için , yapılması gereken bir teklif ,çalışma ile garnitür , bakanları istifa ,evlat edinmeistifası olduğunu söyledi edildi ,bant gördük süperbahis güvenilir mi, iddia " Yolsuzluk var " . Bu olur olmaz , Sen kelime söyleyebilirim "Ben onlar suçsuz olduğuna inanıyoruz ." Ama " görevden " çalışanlar değil emniyet kaç biliyorum ,işi yapmak için varsayalım . Ayrıca, doğru yapıldığında anlamlı olacaktır istifaeylemi , sonra tekrar yaptım kaç gün bilmiyorum süperbahis. Bir bakanın böyleakla zarar gibi uygulamalarda bir şekilde değil tasarruf kişi sanık olarak değil, bu son gün , bu gecikmiş istifa duygusu yoktur . Düpedüz karmaşık biriaçıklama ile istifa Jobs , . Tüm bu olaylar , "siyasi rasyonalite " ya da bir şey (geziden başlayarak ) , ama " sinirlilik " Ben dil balığı dayanır bakın sırf .

" Yolsuzluk " süperbahis, şüphesiz kötü bir şeydir . Biz , kötü bir şey nasıl bir millet alışıktır. Ancak ,siyasi çevre ileBaşbakan tarafından ileri sürülen bu iddia, yolsuzluk kendisinden daha kötü yarattı ve ben çok daha tehlikeli olduğunu düşünüyorum .